Belediye seçimlerini genel seçimlere, hattâ referanduma çevirdiler, işin sınırlarını aştılar, aşırılıklar yaptılar, bazı büyük vilayetlerde seçimi kazanma sarhoşluğuna düştüler, ortalığı velveleye verdiler.
Bendeniz bir vatandaş olarak belediye hizmetlerinin iyi mükemmel olmasını, israf yapılmamasını isterim ama hiçbir işin çığırından çıkartılması istemem, hoş görmem.
Türkiye'de nâdir istisnalar dışında her kesim popülizm yapıyor, bundan da hoşlanmıyorum ve çok şükür yutmuyorum.
Belediye levhalarının başına TC eklenmesi gülünç bir popülizmdir. Bu ülke Türkiye'dir, yazılsa da yazılmasa da TC belediyeleridir onlar. Danimarka veya Slovenya belediyeleri olacak değiller a.
Zaten her yerde M. Kemal resimleri vardı. Eskilerini kaldırıp yenilerini asmak ve sonra bizim levhamız daha büyük yaygaraları kopartmak, bu da çok gülünç.
Benim en büyük korkum, CHP'nin din inanç ibadet fikir hürriyetine zarar vermesidir.
Süleyman Efendi yurtlarında kalmış, Kur'an okumayı, namaz kılmayı bilen, dine saygılı görünen İmamoğlu inşaallah zararlı bir iş yapmaz ama çevresindeki bazı holigan zihniyetli kimseler konusunda endişelerim var.
Şu, Meclis'e başörtülü kadın milletvekili girerse, benim de, bir öğle tatilinde Meclis bahçesinde bikini mayo ile güneşlenme hakkım doğar diyen CHP'li hanım...
İşte Meclis'e tesettürlü hanımlar girdi, haydi kalksın, millî irade binasının bahçesinde bikini mayo ile güneşlensin. Böyle bir laubaliliği ve hafifliği CHP genel merkezi bahçesinde bile yapamaz. Yapmaya kalkarsa dindar dinsiz herkes onu çok ayıplar.
Mübarek Ramazan gününde CHP'li bir milletvekili Meclis kürsüsünde herkese göstere göstere su içti, ayıptır yapma diyenlere de laiklik var, hem ben Müslüman değilim cevabını verdi. İşte bu zihniyet Müslüman çoğunluğu korkutmalı, ürkütmeli ve çok düşündürmelidir.
Müslüman olmayabilir, oruç tutmayabilir ama ucuz provokasyonlardan da kaçınması gerekir. Akıllı, nazik, kibar gayr-i müslimler o zatın yaptığını yapmaz.
TC harfleri, büyük M. Kemal resimleri, ucuz laiklik çıkışları yapmamalılar. Ülkemizde İngiltere'de olduğu kadar ve gibi geniş bir din fikir hürriyeti istemeliler, bunun için çalışmalılar.
Müslüman milletimiz laikçilerden çok çekti. Din hocalarının asıldığı, medreselerin ve tasavvuf ocaklarının kapatıldığı, Ayasofya'da ezan okumanın ve namaz kılmanın yasaklandığı, dinsizlik terörü kasırgaları estirildiği o eski kara ve kanlı günlere dönmek istemez. Çok iyi belediye hizmetleri yapılmasına evet, Kemalizm ve laikçilik edebiyatına, gösterişlerine, provokasyonlara, ucuz ve gülünç popülizme hayır.
**
Bir milyondan fazla gizli Yahudi'nin, yine bir milyondan fazla gizli Ermeni'nin, iki kimlikli oluşları, gizlilikleri devam ettiği müddetçe işler düzelmez.
**
Tek kimlikli Yahudi ve Ermeni vatandaşlarıma bir şey dediğim yoktur.
**
Siyonist devletin uzun yıllardan beri Türkiye Yahudilerinden vergi topladığı iddia ediliyor. Vermeyenlerin tehdit edildiği rivayetleri var. Bu nasıl oluyor, aklım ermiyor.
**
Eyüp İslam kabristanında vahşice öldürülen Yahudi süper zengin Üzeyir Garih cinayetinin sırrı çözülemedi.
**
İstanbul bina rantçılarının elinden kurtarılabilir mi? Bence bugünkü şartlarda kurtarılamaz.
**
Âhir zamanda yaygın, genel, yoğun hale gelecek üç belâ: Zina bina riba...
**
Riba binayı yıkar.
**
Ribalı bir işte bereket ve hayır olmaz.
**
Beş yüz liralık bir ceketin aynısını, sırf markası için beş bin liraya satın alan türedilerin enseleri tokattan kurtulmaz.
**
İyilerin kötüleri, salihlerin şaqileri, namusluların namussuzları meşru şekilde engellemediği, durdurmadığı, onlara karşı çıkmadığı bir ülke batmaya mahkûmdur.
*
Marksizm, Darvinizm, Feminizm, (M. Kemal'den sonra Dönmelerin çıkardığı) Kemalizm ideolojileri yüceltmez, alçaltır.
**
Bu devletin bütçesi bu kadar memur maaşının yükünü çekemez. Sadece öğretmenlerin sayısı bir milyon üç yüz binmiş, bunların maaşını ödemeye para mı dayanır?
**
Hitler'in sihirbaz maliye bakanı Dr. Hjalmar Schacht sağ olsa da ondan bir rapor alınsa...
*
Üretmeden tüketmek isteyen hasta ve dengesiz toplumlar...
Kapı girişini, mutfağını, banyosunu, koridoru en pahalı lüks granitle döşetenler, bütün yapıların harap olmaya mahkûm olduğunu bilmiyorlar mı?
**
Doğum tarihi, ölümle sonuçlanacak bir hayatın başlangıcıdır. Hayat iki tarih arasındaki varoluş zamanıdır. Doğum ve ölüm tarihleri.
*
Kulağıma uzaktan ve derinden çan sesleri geliyor. Çanlar acele edin, ufukta çok tehlike bulutları var, yaratılışınızın amacını bilin, derlenin toparlanın, doğru inançlara sahip olun, iyi ve güzel işler yapın, kendinizi ve çoluk çocuğunuzu yakınlarınızı kurtarmaya çalışın, yolculuk için azık toplayın, gaflete düşmeyin, uyanık olun diye mütemadiyen hiç durmadan çalıyor. Siz de duyuyor musunuz?
