Dolar

32,3448

Euro

35,0981

Altın

2.310,54

Bist

9.079,97

Cumhurbaşkanı Erdoğan İzmir'de

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: (2)- 'Duydunuz mu bir gün Bay Kemal'den 'PKK terör örgütüdür, YPG terör örgütüdür.' dediğini? Duyamazsınız. Çünkü onlarla Ankara'dan İstanbul'a elele, kol kola yürüyen o değil miydi?'- 'Eline tutuşturulan yalan yanlış bilgileri güya çok önemli şeyler ifşa ediyor edasıyla okuyacaksın, gerçekler önüne konduktan sonra da yüzün kızarmadan aynı iftira

5 Yıl Önce Güncellendi

2019-11-22 22:53:53

Cumhurbaşkanı Erdoğan İzmir'de
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Duydunuz mu, bir gün Bay Kemal'den 'PKK terör örgütüdür, YPG terör örgütüdür.' dediğini? Duyamazsınız. Çünkü onlarla Ankara'dan İstanbul'a elele, kol kola yürüyen o değil miydi?" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmir'in Kiraz ilçesinde Kiraz Belediyesi tarafından Dokuz Eylül Üniversitesi Veteriner Fakültesi'nde düzenlenen yemeğe iştirak ederek katılımcılara hitap etti.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, genel başkanlığı boyunca partisine seçim kaybettirdiğine işaret eden Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"Her seçimden önce 'Birinci parti olamazsak, gereğini yerine getiririm' diyeceksin, sandıkta hezimete uğradıktan sonra ise hiçbir şey olmamış gibi davranacaksın. Her fırsatta yabancılara ülkeni kötüleyeceksin, hatta bununla kalmayıp, yatırımcılara 'Can güvenliği, mal güvenliği yok, Türkiye gelmeyin.' diyor. Bu, sinsi mesaj yoluyla ülkeye ihanettir. Türkiye'nin başarılarının tamamının üzerini örtüp ülkeyi biten, batan, herkesin birbirini boğazladığı, herkesin malının çalındığı bir yer gibi anlatacaksın. Çünkü Bay Kemal olmak için bunları yapmak şart."

- "İşte senin adın Bay Kemal"

Kılıçdaroğlu'nun terör örgütlerine karşı verilen mücadelede ülkenin değil, teröristlerin yanında yer aldığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Duydunuz mu, bir gün Bay Kemal'den 'PKK terör örgütüdür, YPG terör örgütüdür.' dediğini? Duyamazsınız. Çünkü onlarla Ankara'dan İstanbul'a elele, kol kola yürüyen o değil miydi? O. Şehirlerimizi işgale yeltenen teröristlere, 'Hendek kazan arkadaşlar' diyeceksin, sınırlarımız boyunca terör koridoru kurmak isteyen terör örgütünü, 'Kendi vatanın kurtarmak için çalışan oluşum' diyerek aklamaya çalışacaksın, belediyeleri terör örgütüne teslim edenlerin görevden alınmalarına karşı çıkacak ama burada işlenen suçlara ses çıkartmayacaksın. Çocukları dağa kaçırılan annelere gözünü ve gönlünü kapatacak, terör örgütünün organize ettiği her eyleme destek vereceksin, Diyarbakır'da ağlayan annelerin yanında yer almayacaksın. İşte senin adın Bay Kemal.

Savcımızı görevi başında şehit eden alçak teröristlere arka çıkacak, arkadaşlarını gönderip onların yoldaşlarını alınlarından öptüreceksin. 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gece milletimiz tankların, savaş uçaklarının, helikopterlerin, namluların karşısına cesaretle dikilirken sen benden iki saat önce havalimanına geleceksin ve havalimanından sıvışıp tankların arasından Bakırköy Belediyesine gidip orada Başkanın evinde televizyon seyredeceksin, kahveni de orada yudumlayacaksın. Çünkü Ancak bu şekilde Bay Kemal olunur."

- "Yalanlarını tekrarlamaktan vazgeçmeyeceksin"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Eline tutuşturulan yalan yanlış bilgileri güya çok önemli şeyler ifşa ediyor edasıyla okuyacaksın, gerçekler önüne konduktan sonra da yüzün kızarmadan aynı iftiralara devam edeceksin. Doğru olmadığını bildiğin hadiseleri defalarca tekrar edecek, tepki görünce bir süre bekleyip sonra yine aynı şeyleri söylemeyi sürdüreceksin. Millet yüzüne de tükürse, mahkemeler tazminat üstüne tazminata hükmetse, yalanlarını tekrarlamaktan vazgeçmeyeceksin." diye konuştu.

Kılıçdaroğlu hakkında açtığı bir davadan daha 50 bin lira tazminat kazandığını bildiren Erdoğan, "Arka arkaya ilk derece mahkemelerinde neticeler geliyor ama ne utanır ne sıkılır. Çünkü kendi parasından vermiyor. Büyük ihtimalle CHP'nin kasasında veriyor. Tüm dünyanın başarısını teslim ettiği görüşmeleri, müzakereleri, mutabakatları, harekatları tam tersinden anlatmak için sürekli ıkınıp sıkınacaksın. Amerika seyahatimize bile gölge düşürmek için neler yaptı neler. Neler yaparsan yap, bütün dünya, dünya medyası bu seyahati nasıl değerlendiriyor, sen nasıl değerlendiriyorsun?" diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun Savunma sanayisini güçlendirmek için atılan her adımı kötüleyerek daha etkin ve verimli üretim için yapılan işletme devri çalışmalarını da karaladığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"İşte Arifiye'deki Palet Fabrikasıyla ilgili her türlü yalanı söylüyor. 'Sattılar' diyor. Be vicdansız, satılan bir şey yok. Yalan söyleme. BMC İzmir'de biliyorsunuz bir fabrikadır. BMC ile Katar ortaklaşa burada işletme hakkını alıyorlar ama işletme hakkını alırken de 50 milyon dolar Arifiye'ye harcama yapma kararını anlaşmaya koyuyorlar. Personel çıkarma diye de bir şey yok. Bu şekilde yapılan anlaşmayla adım atılıyor. Bu çıkıyor, yalanı nasıl söylüyor? Diyor ki 'Arifiye'yi sattılar.' Daha ne diyelim buna? Her türlü şey ortada.

Eğer burada yasal olmayan bir şey varsa, Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devleti, müracatını yaparsın ama idare hukuku açısından ama Danıştay açısından gerekli karar verilir. Yapılan her şey hukukidir. Satılan bir şey yoktur ve burası tamamıyla Katar Devleti ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti arasında kurulmuş olan şirketin, ki bu şirket de Türkiye'de BMC'dir, ortaklaşa Katar Devleti'yle BMC'nin burada bizim tanklarımızın bakımı, burada hatta yenilerinin üretilmesine de geçecekler. Bundan rahatsız oluyor."

- CHP'li belediyelerden işçi çıkartımı

Kılıçdaroğlu'nun seçimlerden önce hiçbir belediyede kimsenin işten çıkarılmayacağı üzerine namus sözü verdiğini anımsatan Erdoğan, "Televizyonlarda falan dinlemedik mi? Peki seçimden sonra ne oldu? İşçi, emekçi kıyımı başladı. Genel merkez binanızın önüne kadar yürüyüp 'Ne oldu senin namus sözüne' diye soranları duymazdan geldin. Namus, sıradan bir iş değil. Sürekli onurdan haysiyetten, vatandan, dürüstlükten bahsedeceksin, bunların hiçbirine sahip olmayacaksın." dedi.

Kılıçdaroğlu'nun parti içindeki rakiplerini yok etmek için her yolu denediğini, aday belirlemelerinde ortalığı kırıp geçirdiğini ifade eden Erdoğan, şunları ifade etti:

"Ama diğer yandan sürekli demokrasiden hukuktan, haktan, adaletten bahsedeceksin. Asla öyle bir durum olmadığı açıklandığı halde Külliye'ye gelip benimle görüşen bir CHP'li olduğunu iddia edeceksin. Kendi genel başkanlığını korumak için şahsımın birilerine CHP Genel Başkanlığı teklif ettiği yalanını ortaya atacaksın.

Görüldüğü gibi Bay Kemal olmak hakikaten kolay değil. Bilmem kaç yıl bürokrat, bilmem kaç yıl milletvekili, bilmem kaç yıl Anamuhalefet partisinin genel başkanı olarak bu devletten maaş alacaksın ama geride hiçbir eser bırakmayacaksın. Ülkenin gelişmesi, milletin refahının yükselmesi için yapılan her yatırımı, engellemenin atılan her adımın önünü kesmenin çabası içinde olacaksın, sonra da çıkıp 'sorunları biz çözeriz' diyeceksin.

Demokratlığı kimseye bırakmayacaksın ama her fırsatta faşizmin en ilkel uygulamalarını sergilemekten kaçınmayacaksın. Milletin değerlerine saygılı olma iddiasını elden bırakmayacaksın ama milletin değerlerine yönelik saldırılar karşısında ya suskun kalacak ya da yapılan terbiyesizlikleri savunacaksın. Çünkü başka türlü Bay Kemal olunamaz.

Aslında bu zatla ilgili harcadığımız şu nefesin bile beyhude olduğunun farkındayız. Suriye'de harekatımızın sürdüğü, Meclis'in 2020 bütçesi için gece gündüz çalıştığı, uluslararası alanda ülkemize yönelik haksız uygulamalarla mücadele ettiğimiz bir dönemde bu zata vakit ayırmak gerçekten israftır. Ancak bu zatın hezeyanlarını cevapsız bıraktığımızda iftira çıtasını yükseltiyor, yalan yelpazesini genişletiyor, terbiye sınırlarını iyice aşıyor. Bu sebeple ara sıra kendisinin hatırını sormak durumunda kalıyoruz. Hiç ümidimiz yok ama şayet bir gün gerçekten bu ülkenin hayrına işler yapmak isterse kendisine kapımızın açık olduğunu da söylemek isterim. Tüm meselelerinin üstesinden gelmeyi başaran Türkiye'nin muhalefet sorununu da bir gün çözüme kavuşturacağına inanıyorum."

(Bitti)

Haber Ara