Dolar

32,5581

Euro

34,8908

Altın

2.430,27

Bist

9.722,09

Çifte zafer coşkusu

7 Yıl Önce Güncellendi

2018-03-19 12:29:53

Çifte zafer coşkusu

Çanakkale Zaferi'nin yıldönümünü kutladığımız günün şafağında Afrin'den Türk Ordusu ve Özgür Suriye Ordusu'nun kent merkezine girerek temizliğe başladığı haberinin gelmesi çifte coşkuya sebep oldu.

Bir yandan Çanakkale'de yedi düvele karşı kazanılan tarihi zaferin 103'üncü yıldönümünü kutlarken diğer yandan da yedi düvelin terör koridoruyla Türkiye'yi kuşatma projesini paçavraya çevirmenin sevincini ve haklı gururunu yaşadık.

Fırat Kalkanı Harekâtı'ndan sonra Zeytin Dalı Harekâtı da Türkiye'nin gücünü ve kararlılığını tüm dünyaya gösterdi.

Katliam yapmadan ve sivillere zarar vermeden, savaş ahlakına riayet ederek nasıl zafer kazanılacağının dersi verildi.

Şu an herkes terörle mücadele adı altında Amerika ve müttefiklerinin Musul ve Rakka'da, Rusya ve Suriye rejiminin Halep ve Doğu Guta'da gerçekleştirdiği korkunç yıkım ile TSK ve ÖSO'nun kente hiçbir zarar vermeden Afrin'i teröristlerden arındırması kıyaslanıyor.

Söz konusu bölgelerin son hallerinin fotoğraflarını yan yana koyup bakmak bile aradaki koskoca “insanlık” farkını görmek için yeterli.

58 günde elde edilen müthiş başarı şüphesiz bir takım hesapların gözden geçirilmesine yol açacak.

Kim bilir, içerideki büyük kavgadan ve çekişmelerden özeleştiriye fırsat bulabilirse belki Washington da terör örgütüne yaptığı onca yatırımın boşa gittiğini görür.

Harekât başlamadan önce terör örgütü ve yandaşları Türkiye'nin Afrin'de batağa saplanacağını, harekâta katılan güçlerin eşi benzeri görülmemiş bir direnişle karşılaşacağını öne sürüyordu.

Vietnam örneğini veriyorlardı.

Ana muhalefet partisi CHP bile son ana kadar Afrin kent merkezine girilmemesi gerektiğini söylüyordu.

Harekât aleyhinde yapılan analizlerin ve tahminlerin tümü çöpe gitti.

Medya desteğiyle oluşturulan hayali tablo bir anda yok oluverdi.

Terör örgütünün gerçek yüzü ve korkaklığı tüm çirkinliğiyle bir kez daha ortaya çıktı.

Bugüne kadar tek yaptığı kalleşçe eylemler gerçekleştirmek olan teröristlerin erkekçe yapılacak bir savaşta varlık gösteremeyecekleri gerçeğini göz ardı edenler yanıldı.

Sürekli genç kızları öne çıkararak Batı'ya şirin görünmeye çalışan terör örgütünün kazanacağı tek zafer magazin basınının ilgisini çekmek olabilir.

Üç-beş yaşlı kadının eline silah vererek fotoğraflarını çekmekle ve o görüntüleri dünya kamuoyuna servis etmekle de halk direnişi falan olmaz.

Zeytin Dalı Harekâtı'nda elde edilen başarılar asla tesadüf eseri değil.

TSK'nın harekâta her açıdan çok iyi hazırlandığı görülüyor.

Ortaya atılan yalanların kesin kanıtlarla anında deşifre edilmesi de kirli propagandayla zafere gölge düşürme çabalarına izin verilmeyeceğinin kanıtı.

Türkiye'nin Zeytin Dalı Harekâtı'yla kazandığı zaferi kötüleme girişimi sadece terör örgütü yandaşlarından gelmiyor.

Harekâtın başarısının kendi askeri müdahaleleriyle kıyaslanmasından ve acizliklerinin ortaya çıkmasından rahatsız olanlar da Afrin'deki zaferi önemsiz gösterme gayreti içindeler.

Yemen'de üç yıldır hiçbir başarı elde edemeyenlerin “Türkiye Doğu Guta'ya karşılık Afrin'i aldı” şeklinde propaganda yapmalarının ve Zeytin Dalı Harekâtı'na çamur atmalarının sebebi, kendi ayıplarını örtmek istemeleri.

Fakat ne yapsalar boş…

Güneş balçıkla sıvanmaz.

Son olarak şunu eklemek istiyorum:

Afrin zaferinin coşkusunu yaşarken bu zaferin de 103 yıl önce tıpkı Çanakkale'de olduğu gibi Allah'ın yardımıyla kazanıldığını unutmamalıyız.

Şimdi bize düşen, Allah'ı hamd ile tesbih ve istiğfar etmektir.

 

Haber Ara